Emülatör Oyunları

Herkes bilgisayarda oyun oynar. Pes, Counter-Strike, Crysis, Travian, satranç, batak, tavla, poker vs vs vs. Bilgisayarın olmazsa olmazıdır oyunlar. 80’lerden günümüze kadar dijital oyun sektörü büyük bir ekonomiye sahiptir. Milyar dolarların cirit attığı bir sektördür. Arz talep dengesi düşünülürse bu kadar arz gerektiren talep miktarı anlaşılabilir. Dünyaca ünlü oyun firmaları, Devamı…

Latin Dansları

Bundan yaklaşık 7 ay önce öğrenci arkadaşlarla kalıyordum. Kafa adamlardı kulakları çınlasın. Bitanesi akustik sahne alıyordu diğeri de dansçıydı. Bize sürekli diyordu dansa gelin eğleniriz filan diye. İlk başlarda benim gözüm kesmiyodu çünkü rezil olma korkusu vardı. Yapabileceğimi hiç zannetmiyordum. Dans eden çiftlere hayran hayran bakar dururdum. O hareketleri nasıl yapıyorlar diye hep merak ederdim. Bayıla bayıla izliyordum çiftleri.

O sıralar çok bunalmıştım. Kaleiçi eski tadı vermez olmuştu. Rock barlarda bir bardak biraya 12 lira vermek evlat acısı gibi koymaya başlamıştı. Herşey standartlaşmıştı ve eski cazibesini kaybetmeye başlamıştı benim için. Kaleiçi sürekli elimin altındaydı ve güzellikler yerine çirkinliklerini görmeye başlamıştım. Sokaklarda sabaha kadar duran esrarcı gençler, yöresel kıyafet satan ingilizce bilen ama Türkçeyi hart hurt konuşan dükkan sahipleri ve çalışanları derken artık Kaleiçi bana sıkıcı gelmeye başlamıştı. Başka birşeyler olmalıydı Antalya’da.

(daha&helliip;)

Paul Cleave – Temizlikçi

Polisiye romanlarının iki zor tarafı vardır. Birisi mantıklı bir senaryo diğeri de bu senaryoyu anlatabilmek. Bazen bir fırtınanın kopuş anını, bazen esen rüzgarın bir yaprağı havaya nasıl kaldırıp savurduğunu ve evin penceresinden girip yatağında tüm sexiliği ve güzelliğiyle mışıl mışıl uyuyan genç ve tatlı bir kızın burnuna konması, bazen bir fincan kahvenin masanın üzerinde unutulması ve dudak izinin polis tarafından bulunması ve bu bulgunun tüm soruşturmayı nasıl değiştirdiğini hatta bazen de birbirine hapishaneyi boylatmak isteyen iki seri katilin yaptıkları planların iki bıçağın keskin kısımlarının çakışması gibi berabere kalıp kendilerini sağlama aldıktan sonra tüm sebep-sonuçları bir kenara bırakıp birbirine aşık olduklarını doğru kelimelerle betimleyebilmeli. Eğer bunları başarabilirse o roman bir yada iki seansta okunabilir hatta birkaç defa okunabilir. Yazarımız belki birkaç defa okunabilme olayını başaramamış ama en azından üç yada dört seansta okunabilen bir roman ortaya çıkarmış.

(daha&helliip;)