Ahmet Ümit – Bab-ı Esrar Yorumu

Ahmet Ümit çok beğenerek okuduğum bir yazardır. İlk okuduğum kitabını dün gibi hatırlıyorum. Bilenler bilir, kitabın ismi Kukla. Üniversitedeyken bir arkadaşım vermişti ve çok kitap okuyan birisi olmamama rağmen büyük bir heyecan ve hevesle okumuştum. Çok sürükleyici ve merak uyandırıcı bir kitaptı. O günden sonra polisiye romanlarını Ahmet Ümit’ten okumaya Devamı…

Beyoğlu’nun En Güzel Abisi – Ahmet Ümit

Az önce bitirdim kitabı. An itibariyle saat 18:51 ve günlerden Pazar. Tarihler ise 8 Haziran 2014 göstermekte. Açıkçası ne yazacağımı hiç bilmiyorum. Kitap beni öyle bir duygu seline kaptırdı ki biter ayak kafam allak bullak oldu. Havaların kapalı olmasının yada evde hiç ses olmamasının yada odamın biraz dağınık olmasının katkısı Devamı…

Paul Cleave – Temizlikçi

Polisiye romanlarının iki zor tarafı vardır. Birisi mantıklı bir senaryo diğeri de bu senaryoyu anlatabilmek. Bazen bir fırtınanın kopuş anını, bazen esen rüzgarın bir yaprağı havaya nasıl kaldırıp savurduğunu ve evin penceresinden girip yatağında tüm sexiliği ve güzelliğiyle mışıl mışıl uyuyan genç ve tatlı bir kızın burnuna konması, bazen bir fincan kahvenin masanın üzerinde unutulması ve dudak izinin polis tarafından bulunması ve bu bulgunun tüm soruşturmayı nasıl değiştirdiğini hatta bazen de birbirine hapishaneyi boylatmak isteyen iki seri katilin yaptıkları planların iki bıçağın keskin kısımlarının çakışması gibi berabere kalıp kendilerini sağlama aldıktan sonra tüm sebep-sonuçları bir kenara bırakıp birbirine aşık olduklarını doğru kelimelerle betimleyebilmeli. Eğer bunları başarabilirse o roman bir yada iki seansta okunabilir hatta birkaç defa okunabilir. Yazarımız belki birkaç defa okunabilme olayını başaramamış ama en azından üç yada dört seansta okunabilen bir roman ortaya çıkarmış.

(daha&helliip;)

Kahraman Tazeoğlu – Başka

Bu kitap elime nereden geçti bilmiyorum ama geçen aylarda başlayıp sırf bitirmiş olmak için bitirdiğim bir kitap. Kitabın adı “Başka” ve altında yazan slogan tarzında yazı da “Ayrılık ayrı, aşk bitişik yazılır” Bunun anlamını çok düşündüm ama tam olarak ne demek istediğini anlayamadım. Ayrılık da aşk da bitişik yazılıyor. Yani Ayrı – lık şeklinde yazılmıyor. Yada önceden bir ilişki içerisinde olup da ayrılanların ayrı olduğunu ve aşk yaşayanların beraber olduğunu mu anlatmaya çalışmış anlamadım. Eğer onu anlatmaya çalışmışsa bence gereksiz. Çünkü ayrı olanlar ayrıdır aşk yaşayanlar beraberdir yani bu zaten bilinen bir şey. Bence yazar bunu yazarken gereğinden fazla alkol almış.

(daha&helliip;)

Mazhar Osman – Kapalı Kutudaki Fırtına

Okuduğum kitaplar hakkında görüşlerimi paylaşmaya devam ediyorum. Bugünki kitabımız Ord. Prof. Mazhar Osman Uzman’ın biyografisi. Kitabı Liz Behmoaras yazmış ve Remzi Kitabevi basımını üstlenmiş. Öncelikle kitabın üslubundan bahsetmek istiyorum. Yazarın ifade gücü iyi sayılır. Genellikle olaylardan bahsediyor. Betimlemeler çok nadir kullanılmış. Mazhar Osman’ın karakteri ve görünüşüyle ilgili bazı bilgilere yer Devamı…

Livaneli – Kardeşimin Hikayesi üzerine

Merhaba. Okuduğum kitaplar hakkındaki görüşlerimi paylaşmaya devam ediyorum. Aslında bu ilk paylaşımım ama ilk olduğu devam etmiyor olduğum anlamına gelmez. Anlam kargaşaşına takılmayalım lütfen. Neyse konumuza dönelim. Benim kitaplardan beklentim insanı yeni ufuklara taşıması, okuduğundan zevk almak, farklı bakış açıları sunması, güzel betimleme ve güzel bir senaryo. Yaşanmış olayları anlatan Devamı…